- AKUPUNKTUR kelimesi Latince kökenli olup, ACUS: İĞNE ve PUNKTURA: BATIRMA-DELME anlamına gelmektedir. Yani NOKTAYA İĞNE BATIRMA anlamındadır.Akupunktur tedavisinde kullanılan iğnelerin içerisinde ya da üzerinde herhangi bir madde yoktur. Günümüzde yaygın olarak kullanılan iğneler paslanmaz çelikten olup çok incedirler. Kullanılan iğnelerin boyları 1,3 ile 1,5 mm arasında değişmektedir. Ayrıca iğnelerin farklı şekilleri de vardır. Mesela raptiye şeklinde ki olan kulak akupunktur iğneleri. Çelik iğnelerden başka altın ve gümüş iğneleri de kullanılmaktadır.
Akupunktur iğnesi ve iğnenin ucunda moksa
İğne cilde batırıldığında hastanın canını fazla acıtmaz, hatta hastaların çoğu iğnenin battığının farkında bile olmazlar.
Akupunktur felsefesine göre, insan vücudunda 12 çift ve 2 tek meridyen vardır. Toplam 14 meridyen vardır. Bu meridyenlerin üzerinde 360 adet nokta bulunur. Biz akupunktur uzmanları bu noktalara iğneleri batırmaktayız. İğne sayısı bir seansta ortalama 6-8 adettir. Kullanılan iğnelerin sayısı, akupunktur uzmanın becerisini yada tedavinin başarısını göstermez. Daha çok iğne daha iyi tedavi demek değildir. Her hastanın farklı sorunları olduğu için iğne sayısı ve seçilen akupunktur noktaları farklıdır. Merkezimizde kullanılan akupunktur iğneleri tek kullanımlıktır.
Ancak günümüzde akupunktur sadece iğne batırmakla değil, noktaya ısı vererek (MOXİBUSTİYON), noktaya elektrik akımı vererek (ELEKTRO AKUPUNKTUR) ve noktaya lazer ışını vererek (LAZER AKUPUNKTUR) ile de uygulanmakta.
AKUPUNKTUR TÜRLERİ:
Halen Dünyada kendini kanıtlamış iki tür akupunktur uygulanmakta:
- Vücutta dolaşan enerji meridyenleri üzerindeki akupunktur noktalarına tatbik edilen ve milattan öncesine dayanan “KLASİK VÜCUT AKUPUNKTURU”
- İkinci Dünya savaşından sonra keşfedilen ve Fransız Doktor Nogier’in kurallarına göre uygulanan “KULAK AKUPUNKTURU”
Merkezimizde kulak akupunktur(Nogier sistemi) türü uygulanmaktadır. Her iki akupunktur türü de kullanıldığı zaman iyi sonuçlar alınabilen ve yan etkileri bulunmayan yöntemlerdir.
Akupunktur diyet yapmayı kolaylaştıran bir tedavi yöntemidir. Akupunktur sayesinde diyet çok rahat yapılabilir.
- Akupunktur hipotalamusta ki bulunan iştah merkezini etkileyerek hastanın iştahını düzenler ve hasta çok az yemekle doyar.
- Akupunktur mide asit salgısını azalttığı için diyet sırasında hastanın mide kazıntısı ve mide yanması gibi sorunları olmaz.
- Akupunktur diyet sırasında halsizliği ve bitkinliği önler.Üstelik akupunktur hastaya enerji verir.Diyet sırasında hasta kendini daha dinç hisseder.
- Metabolizma hızını düzenler.Akupunktur tedavisi gören hasta,kendi kendine yaptığı diyetlerden daha kolay kilo vermeyi başarır.
- Akupunktur serotonin ve endorfin seviyeyi artırarak diyet sırasında kişiye huzur verir ve sedasyon sağlar.Böylece diyet yapan kişi yemek yeme zevkinin kısıtlamasından dolayı huzursuz ve sinirli olmaz.
Hastaya başlangıçta haftada 1 akupunktur seansı yapılır.Hasta 6-8 hafta sonunda ortalama 8-10 kilo vermekte.Kişi istediği kiloya ulaştıktan sonra kilo koruma programına katılır.3-6 ay süreli kilo koruma programında akapunktur seansı ayda 1 kez uygulanır.Hasta kilo koruma döneminde sağlıklı,dengeli,yeterli beslenmeyi uygular.Kilo koruma sonrası hastanın senede 2 veya 3 kez kontrol olması gerekir..